Kripto'nun Büyük Ölçekli Benimsenmesi için Beş Devrimci Gelişme

Yeni teknolojilerin yaygın olarak benimsenmesi genellikle uzun zaman alır. Örneğin Amerika'da, otomobillerin %92'lik bir benimseme oranına ulaşması 78 yıl sürmüştür, ev elektriği %100 kapsama ulaşması için 48 yıl almıştır ve internet ise %88'lik bir benimseme oranına ulaşması için 26 yıl almıştır. Bu teknolojilerin benimseme süreleri giderek kısalıyor olsa da, neden Bitcoin, Ethereum gibi blockchain ve kripto para kavramları yaygın olarak biliniyor ama bu hizmetleri gerçekten kullanan çok az insan var?

Bu muhtemelen aşağıdaki beş ana nedenden kaynaklanmaktadır:

1. Kurumsal fonların giriş kanalları kısıtlı
2. Normal kullanıcılar için giriş yolları sorunsuz değil
3. Halk için uygun yatırım araçlarının eksikliği
4. Geliştiricilerin sektöre girmesi zor
5. Altyapı büyük ölçekli uygulamaları destekleyemez.

Ancak, mevcut ayı piyasasında, kriptonun geniş çapta benimsenmesini hızlandırma umuduyla bazı heyecan verici işaretler ortaya çıktı.

1. Bitcoin Spot ETF: Geleneksel Fonların Giriş Yolu Yakında Açılacak

11 Ağustos'ta, ABD SEC, bir yatırım yönetim şirketinin Bitcoin spot ETF başvurusunun inceleme süresini uzattı. Buna rağmen, sektörde Bitcoin spot ETF'nin onaylanma olasılığına dair iyimser bir yaklaşım var. Bir dijital varlık şirketinin CEO'su, kazanç raporu telefon konferansında, iç kaynaklara göre, Bitcoin spot ETF onayının sadece bir zaman meselesi olduğunu ve "dört ila altı ay içinde" gerçekleşmesini beklediklerini açıkladı.

Bitcoin spot ETF'si piyasaya sürüldüğünde, Bitcoin'e yatırım yapmak daha da kolaylaşacak. ABD hisse senedi piyasası, kurumların öncülüğünde, ortak fonlar gibi kurumsal yatırımcıların payı %55. Şu anda Bitcoin spot ETF'si için SEC onayı arayan başlıca kuruluş birkaç ortak fondur. Bu nedenle, Bitcoin spot ETF'sinin piyasaya sürülmesi, yalnızca ana akım hisse senedi piyasasının potansiyel yatırımcılarını çekmekle kalmayıp, daha da önemlisi büyük ölçekli kurumsal fonların girişini kolaylaştıracaktır.

Bir kuruluşun istatistiklerine göre, şu anda Bitcoin ile ilgili ürünlerin (güven fonları, vadeli işlem ETF'leri, diğer ülkelerdeki spot ETF'ler vb. dahil) yönetimindeki varlık büyüklüğü 28.8 milyar dolara ulaşmıştır. Buna dayanarak, bu kuruluş Bitcoin spot ETF'sinin piyasaya sürülmesinin 30 milyar dolarlık yeni bir talep yaratabileceğini öngörmektedir.

İki, bir ödeme devi dolar stabilcoini tanıttı: Normal kullanıcıların giriş kanalı açıldı

8 Ağustos'ta, dünya çapında tanınan bir mobil ödeme şirketi, Ethereum üzerinde transfer ve ödemeler için bir ABD Doları stabilcoin'i piyasaya sürdü. Bu stabilcoin, bir güven şirketi tarafından ihraç edilmiş olup, %100 ABD Doları mevduatları, kısa vadeli ABD Hazine bonoları ve benzeri nakit eşdeğerleriyle desteklenmektedir. Bu, büyük bir finansal teknoloji şirketinin dijital para birimi ödemelerini ve transferlerini benimsemesini simgeliyor.

Şirketin vizyonu, fiat para birimi ile Web3 arasında bir köprü kurarak stabilcoin ödeme sistemlerinin yaygın benimsenmesini sağlamaktır. Mevcut kripto para birimi dolar stabilcoin'lerine kıyasla, bu ödeme devi stabilcoin'i kullanıcı çekme konusunda doğal bir avantaja sahiptir ve geniş aylık aktif kullanıcı tabanından yararlanarak Crypto'ya on milyonlarca yeni kullanıcı kazandırma potansiyeline sahiptir.

Üç, RWA Dalgası: Geleneksel Kuruluşların Crypto Ekosistemine Katılımının Giriş Noktası

Son altı ayda, RWA (gerçek dünya varlıkları) piyasalarda sıkça tartışılan bir konu haline geldi. Destekçileri, RWA'nın gerçek dünya varlıklarını ve getirilerini tanıtacağına, Kripto'nun varlık ölçeğini büyük ölçüde artıracağına inanıyor. Her ne kadar zincir dışı RWA'nın tokenleştirilmesi ve tasfiyesi konusunda tam bir güven mesafesi sağlanamamış olsa da, teminat, staking, arbitraj ve oyun teorisi temelli bazı tasfiye mekanizmaları geliştirilmiştir.

Muhalifler, çoğu RWA projesinin merkezi uyum ve denetimlere bağımlı kalmaya devam ettiğini ve bunun Crypto'nun merkeziyetsizlik ruhu ile çeliştiğini savunuyor. Ancak, geleneksel büyük kurumların Crypto'ya girmek için çeşitli işaretler aradığını göz önünde bulundurursak, RWA, onların Crypto ekosistemine katılmalarının tercih edilen yolu olabilir.

Dört, Birden Fazla Programlama Dilini Destekleyen Blockchain: Milyonlarca Web2 Geliştiricisini Çekmek

Şu anda, Web3 programlama dillerinin gelişimi iki eğilim göstermektedir: birincisi, belirli uygulama senaryolarına uygun yeni dillerin keşfi, örneğin Cairo, Move ve DeepSEA; ikincisi, daha fazla Web2 geliştiricisini çekmek için çok sayıda programlama dilini destekleyen blok zinciri platformlarının geliştirilmesidir.

Birden fazla programlama dilini destekleyen blockchain platformları, Web2 geliştiricilerini çekme konusunda önemli bir avantaja sahiptir. Şu anda Web3 geliştiricisi sayısı sadece birkaç yüz binken, Web2 geliştiricisi sayısı on milyondan fazladır. Birden fazla programlama dilini destekleyerek bu platformlar, daha canlı bir ekosistem oluşturmayı ve böylece daha fazla değer elde etmeyi umuyorlar.

Beş, altyapı giderek gelişiyor ve büyük ölçekli blockchain uygulamalarının ortaya çıkması bekleniyor.

Ethereum ekosistemi, ölçeklenebilirlik sorununa yönelik olarak, gelişmiş bir Layer2 genişletme matrisine sahip olmuştur. Ethereum ana ağına göre performansları önemli ölçüde artan birçok Layer2 çözümünü içermektedir. Ayrıca, modüler blok zinciri alanı da hızla gelişim göstermekte olup, birçok proje kendi alanlarında büyük ölçekli blok zinciri uygulamalarına destek sağlamayı ummaktadır.

Genel olarak, önceki döngülere kıyasla, mevcut Crypto altyapısının gelişimi büyük ilerlemeler kaydetmiştir ve büyük ölçekli blockchain uygulamalarının doğuşunu desteklemesi beklenmektedir. Bu çığır açan gelişmelerin gerçekleştirilmesiyle, Crypto'nun büyük ölçekli benimsenmesi beklenenden daha hızlı olabilir.